Yıllar boyu kendisine yurt olan kentten ayrılırken, Ermiş’ten geride bıraktığı halka hitap etmesi istenir. Kent halkı ona aşk, evlilik, suç, ölüm, güzellik ve daha pek çok konuda sorular yöneltir. Aldıkları karşılık, hoşgörü ve sevginin biçimlendirdiği bir insan yaşamı üzerine hazine değerindeki öğütlerdir. Haklıyla haksızın, suçluyla suçsuzun, dimdik ayakta duranla düşmüşün aslında aynı insan olduğu bir yaşamdır bu…
“Hakikati buldum” değil, “Bir hakikat buldum” deyin. “Ruhun yolunu buldum.” demeyin. “Kendi yolumda yürürken ruhla karşılaştım.” deyin.
“Sıkıntıya ve dara düşünce dua ediyorsunuz ; keşke sevinciniz doruklarda olduğunda ve bolluk günlerinizde de dua etseniz.”
“Güzellik, aynada kendini seyre dalan sonsuzluktur. Ama sonsuzluk da sizsiniz, ayna da.”
“Eğer Tanrı’yı bilmek isterseniz, bilmece çözmeye girişmeyin. Onun yerine çevrenize bakın, O’nu çocuklarınızla oynarken göreceksiniz.
“Aşk ateşi içinize düştü mü koşun onun peşinden, yolları sarp ve gidilmesi zor olsa da bırakmayın peşini, koşun.”
Yazar Hakkında
Filozof, şair ve ressam Halil Cibran, 1883 yılında Lübnan’da dünyaya geldi. Çok kültürlü bir hayatın içinde yetişen Cibran’ın eserleri ilk günden itibaren büyük yankı uyandırdı. Aynı zamanda çok başarılı bir ressam olan Cibran, Auguste Rodin’in öğrencisidir.
Kitap: Ermiş
Yazar: Halil Cibran
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Baskı Yılı: 2014
Sayfa Sayısı: 56
Çevirmen : Ayşe Berktay
Ülke: Lübnan
Tür: Felsefe