Tante Rosa, çocukluğu Birinci Dünya Savaşı Almanya’sında geçmiş, Rosa adlı bir kadının hayat hikâyeciklerini içerir. Tante Rosa, daha çocukken içinde barındırdığı sıra dışı hayalleriyle okuyucusuna bambaşka bir dünyaya sahip olduğunu duyumsatır.

İlk yayımlandığında “yerli” olmamakla eleştirilen Tante Rosa, Sevgi Soysal’ın, sinemaya da uyarlanan en özgün eseridir. Bir roman bütünlüğüne sahip olacak şekilde birbirine ustalıkla bağlanmış on dört hikayenin ana konusu kadınlık ikilemleridir. Sevgi Soysal’ın, o kendine özgü ironisiyle anlattığı Tante Rosa, yaşamın kurallarına ve sınırlandırmalarına başkaldıran, ancak kadınlığına hapsolduğu için hep yenilen biridir. O, “bütün kadınca bilmeyişlerin tek adıdır.”

“İnsanları sevmemeye başladı mı insan, insan gibi yaşamayı da sevmemeye başlıyor, insan gibi çalışmayı, kazanmayı, yemeyi, içmeyi, sevişmeyi, ölmeyi.”

“Hayatta en kesin şey ve galiba tek kesin şey ölüm.”

“Sevgi sözcüğü bir kadına her zaman bir şeyler anlatır.”

“İnsan hiçbir şeylere aldırmamaya bir başladı mı, ne kendi durumunu, ne de bütün durumları, üstünde durulmaya değer bulmadı mı; bu bir kış uykusudur ki hiçbir yaz sökemez…”

Başına ne gelirse gelsin, ayağa kalkmayı başarabilen, başına buyruk ama tatlı mı tatlı Tante Rosa”

 

Yazar Hakkında : Çok erken yaşta, sadece 40 yaşındayken, hayata veda eden ve bizi kaleminden mahrum bırakmış bir yazarımızdır.

Romanlarında halkın ve aydınların toplumsal, siyasal gelişmeler içindeki yerlerini, öğrenci ve gençlik hareketlerini, siyasal kovuşturmaları, hapishane, sürgün yaşamı ve işkenceyi anlatmıştır. Eserlerinde ince alay, açıksözlü bir anlatım ve sosyal adalet tutkusu kendisine özgün bir yazarlık kişiliği kazandırmıştır.

Kitap ile Sohbet, İzmir, 1.sezon

Kitap: Tante Rosa

Yazar: Sevgi Soysal

Yayınevi: İletişim (İlk Baskı- 2002)

Baskı Yılı: 2004

Sayfa Sayısı: 105

Ülke: Türkiye

Tür: Roman

Bir Yorum Yaz

WhatsApp chat